İki yaşındaki Alperen Bakırtaş, doğuştan her iki kulağında ileri derece işitme kaybıyla dünyaya geldi. Ancak ailesinin tedavi için gittiği devlet hastanesinde karşılaştığı manzara, “sağlıkta eşitlik” ilkesini sorgulatır nitelikte.
Devlet “Ücretsiz” Diyor, Hastane Para İstiyor
Minik Alperen’in işitme duyusunu kazanması için yapılması gereken “koklear implant” ameliyatı, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) kapsamında SGK tarafından karşılanan işlemler arasında yer alıyor. Ancak ailesinden, “ameliyat yapılması için cihaz ücretinin karşılanması” şartıyla tam 127 bin 342 TL istendi. Üstelik bu bedel, “bağış” adı altında alındı ve anne ile babaya “taahhütname” imzalatılarak resmileştirildi.
Baba Haydar Bakırtaş: “Yaşadığım Hayal Kırıklığını Anlatamam”
Oğlunun tedavi süreciyle ilgili konuşan baba Haydar Bakırtaş, “8 Mayıs’ta ameliyat için gün verilmişti. Sevinç gözyaşlarımız daha kurumadan bu rakamla karşılaştık. Sağlık Bakanlığı’na sordum, cihazın devlet tarafından karşılandığını söylediler. Ama hastane, ödemeyi yapmazsak ameliyatı yapmayacaklarını net şekilde iletti. Borçla, destekle parayı yatırmak zorunda kaldım” dedi.
“Gönüllü Bağış” Değil, Zorunlu Dayatma
Ailenin imzaladığı taahhütnameye rağmen, hukukçular ve sağlık politikaları uzmanları, söz konusu işlemin yasal olmadığını belirtiyor. SGK kapsamındaki hizmetler için hiçbir devlet hastanesinin “bağış şartı” koyamayacağı vurgulanırken, “rıza dışı bağış” adıyla yapılan bu tür ödemelerin haksız ve hukuka aykırı olduğu ifade ediliyor.
Savcılığa Suç Duyurusu Yapıldı, Endişeler Sürüyor
Aile, konuyla ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Ancak baba Haydar Bakırtaş, ameliyat sonrası süreçte oğlunun gereken ilgiyi göreceğinden emin olamadığını da dile getirdi. “Ya yeterince özen gösterilmezse? Ya sırf bu olay yaşandı diye çocuğumun tedavisi sekteye uğrarsa?” sözleriyle yaşadığı çaresizliği ifade etti.
Murat Ağırel’in Köşesinden Yükselen Çağrı
Gazeteci Murat Ağırel, yaşanan süreci “Sesini duyuramayan bir babanın feryadı” başlıklı köşe yazısıyla kamuoyuna taşıdı. Ağırel, “Bugün bu ülkede, bir babaya evladı için 127 bin lira ‘bağış’ adı altında ödetiliyorsa, o ses sadece Alperen’in değil, hepimizin boğazına düğümlenmiştir” diyerek yetkilileri göreve çağırdı.
Yetkililere Açık Mesaj: Bu Ücretin Hesabı Sorulmalı
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na çağrıda bulunan Ağırel ve kamuoyu, bu tür uygulamaların son bulması, haksız ödeme talebinde bulunan kamu görevlileri hakkında soruşturma açılması ve aileye yapılan ödeme karşılığının iade edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Bir Sosyal Çöküşün Sessiz Tanığı: Alperen
Alperen’in hikâyesi, sadece bir sağlık sistemi sorununu değil, toplumsal adalet ve kamu vicdanının ne denli zedelendiğini de gözler önüne seriyor. Alperen şu anda yalnızca işitme kaybıyla mücadele etmiyor; aynı zamanda sistemdeki çarpıklıkların, ekonomik eşitsizliklerin ve bürokratik ihmallerin sessiz tanığı.
Bugün o çocuk Alperen olabilir. Ama yarın, bu ülkenin herhangi bir çocuğu o sessizliğe mahkûm olabilir.