Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, hemşire ve ebelerin içinde bulunduğu zorlu çalışma koşullarına dikkat çekerken, çözüm önerilerini de dile getirdi. Programa sendika yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda sağlık personelleri de katıldı.
“Sağlık Sisteminin Ayakta Kalması Hemşireye ve Ebeye Bağlıdır”
Konuşmasına tüm ebe ve hemşirelerin özel günlerini kutlayarak başlayan Doğan,
“Sağlık sistemimiz hemşire ve ebenin emeğiyle ayakta duruyor. Onlar olmazsa sistem çöker. Hemşirelerimiz hastaya ilk dokunan, son kontrolü yapan kişilerdir. Ebelerimiz ise bir canı dünyaya güvenle getiren meslek neferleridir. Ancak hâlâ hak ettikleri değeri göremiyorlar”
ifadelerini kullandı.
Doğan, ebelerin doğum öncesinden doğum sonrasına kadar süreci yönettiğini, hemşirelerin ise sadece bakım değil aynı zamanda teşhis, izlem, hasta güvenliği gibi kritik sorumluluklar üstlendiğini vurguladı.
“Geçim Sıkıntısıyla Boğuşan Hemşire, Sistemin Neresinde Dursun?”
Sağlık-Sen Genel Başkanı, açıklamasının devamında sağlık çalışanlarının sadece mesleki değil, ekonomik olarak da zorlandığını belirtti.
“Hemşirelerimiz ve ebelerimiz, yaşamlarını sürdürebilmek için ikinci bir iş aramak zorunda kalıyor. Ay sonunu nasıl getireceğini düşünen bir hemşireden sistemin sürdürülebilirliğini bekleyemeyiz”
diyerek ekonomik iyileştirme çağrısı yaptı.
“Eğitimde Nitelik Sorunu Derinleşiyor”
Doğan, hemşirelik eğitiminin temel sorunlarına da dikkat çekti. Plansız kontenjan artışları, yetersiz akademik kadro ve güncellenmeyen eğitim müfredatlarının mesleki donanımı zayıflattığını ifade etti. “Bugün hemşirelik okulları adeta mezuniyet garantili ama sahaya çıktıklarında görev tanımının dışında her işi yapmak zorunda kalan mezunlar yetişiyor” dedi.
“Performans Sistemi Emeği Görmezden Geliyor”
Hemşire ve ebelerin yoğun iş yüküne rağmen, performans sisteminde karşılık bulamadıklarını söyleyen Doğan,
“Hemşirenin yaptığı işin büyük bir bölümü sisteme bile yansımıyor. Bu nedenle maaşlara da yansımıyor. Nöbet tutan, ağır iş yükü altında ezilen sağlık çalışanlarımızın maaşları yoksulluk sınırının altında kalıyor”
diyerek gelir adaletsizliğine vurgu yaptı.
Sağlık-Sen’den Somut Çözüm Önerileri
Doğan, sendika olarak yalnızca sorunları dile getirmekle kalmayıp, çözüm üretmek konusunda da aktif rol aldıklarını belirtti. Bu kapsamda şu somut önerileri sıraladı:
Hemşirelik ve ebelik eğitiminde kontenjan planlaması yapılmalı.
Akademisyen sayısı artırılmalı, alan dışı görevlendirmelere son verilmeli.
Uzman hemşirelik tanımı yapılmalı, kariyer basamakları oluşturulmalı.
Nöbet ücretleri en az %100 artırılmalı, tüm ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalı.
Ulaşımda ücretsiz kart verilmesi, çocuklu sağlık çalışanları için kreş imkânı sağlanmalı.
Gece vardiyalarında güvenli ulaşım ve servis desteği sunulmalı.
Kira desteği, lojman tahsisi, yemek yardımı gibi sosyal haklar artırılmalı.
“Gelin Birlikte İyileştirelim” Çağrısı
Programın sonunda Mahmut Faruk Doğan, Sağlık Bakanlığı ve YÖK başta olmak üzere tüm yetkililere seslenerek, “Ebenin sesine kulak verin, hemşirenin emeğini görün. Birlikte adım atalım, birlikte iyileştirelim. Güçlü hemşire, güçlü ebe demek; sağlıklı toplum, güçlü sağlık sistemi demektir” ifadeleriyle çağrısını yineledi.
“Çalıştay raporumuzu Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere ilgili kurumlara ileterek, raporda belirtilen çözüm önerilerinin takipçisi olacağımızı buradan ilan ediyoruz. Hemşirelik mesleğinin geleceği için umutluyuz. Bugün çizdiğimiz yol haritası, yarının daha güçlü ve saygın hemşirelik camiasının inşasına katkı sunacaktır. Unutmayalım; güçlü bir hemşirelik ve ebelik yapısı, güçlü bir sağlık sistemi demektir. Emek varsa, karşılık da olmalı” dedi.