Türkiye’de kira artışlarının 12 aylık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ortalamasına göre yapılması, hem kiracıları hem de enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkiliyor. Nisan ayı itibarıyla yıllık enflasyon yüzde 37,86 olarak açıklanırken, 12 aylık TÜFE ortalaması yüzde 48,73’e ulaştı. Bu fark kiralarda beklenenden yüksek zamlara neden olurken, TÜFE sepetinde konutun enflasyona katkısı da dikkat çekici biçimde arttı.
Yüksek Artış, Düşük Koruma: Kiracılar Zorlanıyor
Ev sahipleri, mayıs ayında kiralara yüzde 48,7 oranında zam yapabilecek. Oysa yıllık enflasyon bu oranın 11 puan altında. Bu fark, kiracıları daha fazla ödemeye zorladığı gibi, TÜFE sepetinde konut kaleminin ağırlığı nedeniyle genel fiyat seviyelerini de yukarı çekiyor. Nisan ayında konut grubunun enflasyona katkısı yıllık bazda 9,98 puan, aylık bazda ise 0,74 puan oldu.
Eski Hesaplama ÜFE’ye Göreydi
2019 yılına kadar kira zammı ÜFE üzerinden hesaplanıyordu. Ancak Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın kararıyla sistem değişti. Yeni düzenlemeyle TÜFE ortalaması baz alınmaya başlandı. Ama bu sistem, özellikle yükselen enflasyon dönemlerinde kiracıyı dezavantajlı konuma getiriyor.
Çözüm: Gerçekleşen Enflasyon Baz Alınmalı
Uzmanlar, bu yöntemle devam edilmesinin kira artışlarını yapay şekilde yüksek tuttuğunu ve enflasyonla mücadelede ciddi zorluklar yarattığını belirtiyor. Öneri ise net: Kira artışları hesaplanırken 12 aylık ortalama yerine yıllık gerçekleşen TÜFE esas alınmalı. Böylece hem kiracının yükü hafifletilir hem de fiyatlar üzerindeki yukarı yönlü baskı azaltılmış olur.